İnternetin gelişmesi ile birlikte kullanıcı deneyimi terimi, ürün geliştirmede adeta kilit bir anahtar kelime haline geldi desek, yanlış olmaz. Kullanıcı deneyimi tasarımı kavramını tam olarak açıklayabilmek ve tanımlayabilmek zor; bununla birlikte yeterince araştırma ve deneme ile onu doğru şekilde yönetebilmek ve ortaya kusursuz bir kullanıcı deneyimi stratejisi çıkartmak da mümkün. Özellikle son yıllarda sektördeki neredeyse herkes UX, UI ve tasarım kavramlarından bahseder hale geldi; önüne gelen neredeyse herkes de bir UX tasarımcısı olduğunu iddia eder durumda. Peki, UX tasarımı gerçekten bu kadar kolay bir şey mi, herkes ufak temel bilgi dağarcığı ile kendine UX designer diyebilir mi, yoksa işin içinde çok daha derin ve karmaşık bir yapı mı var? Tabii ki iki günde uzmanı olunabilecek bir alandan bahsetmiyoruz. Tasarım dünyasının nasıl işlediğini çözebilmek için kullanıcı deneyimi nedir, kullanıcı deneyimi nasıl yapılır ve kullanıcı deneyimi yaşatmak ne demektir, daha yakından bakmak gerekir. Kullanıcı deneyimine dair naçizane notlarımı sizin için derledim.

KULLANICI DENEYİMİ (UX) NEDİR?

Temel tanımı ile kullanıcı deneyimi (UX – User Experience), bir kişinin belirli bir ürün, sistem veya hizmeti kullandığında tepkiselleştirdiği duygu ve davranışların bütününü ifade etmektedir. Bu kavramın içerisinde insan-bilgisayar etkileşiminin ve ürün sahiplenmenin pratik, deneysel, etkisel, anlamlı ve değerli tüm açıları yer almakta.

Tıpkı internetin kendisi gibi tasarım konsepti de giderek modern hayatın bir zorunluluğu haline geliyor. İnsanlar giderek daha fazla kullanıcı deneyimi hakkında konuşmaya başladı; hatta internette yer alan ürünlerin piyasayı kendi tarafına çekebilmesi için gerekli olan en kritik faktör olarak görüldüğü noktalar bile var. Peki,kullanıcı deneyiminin özü nedir? Bu soruya verilen en ilginç ama belki de en karşılayıcı cevap şu: Tembellik. Neden mi? Çünkü kullanıcı deneyimi, kullanıcıların kendi ihtiyaçlarını maksimum düzeyde karşılayabilmeleri için minimum efor sarf etmelerini sağlayan bir yapı oluşturmaktan ibaret!

KULLANICI DENEYİMİNİN ÖZELLİKLERİ NELERDİR?

  1. Kullanıcı deneyimi, ürün sürecinin tamamıdır. UX, beş temel adıma bölünebilecek, sabit ve kopyalanabilir bir süreçtir. Bu adımları belirleyecek olursak:

*Ön koşullar: Kullanıcı hikayeleri, personalar ve kullanıcı trafiği

*Keşif: Çizimler, Wireframe yapılar, mock-up’lar, bilgi yapıları, prototip oluşturma, A/B testler

*Tasarım: Modelleme, devretme

*Kalite kontrol: Hız, hata payı ve diğer detaylar

*Geri bildirim

  1. Kullanıcı deneyimi, spesifik bir rol ya da fonksiyon olarak kabul edilmelidir. Başka bir deyişle UX tasarımcısı bir nevi ticari bir tasarımcıdır; kullanıcı deneyimi stratejisini düzgünce açıklamış çözümler bütünü oluşturmak üzere şekillendirmeli ve düşünce düzenini de mümkün olduğunca en derine indirmelidir. Kısacası kullanıcı deneyimi temelde bir işletme hedefi ve işletme stratejisi tasarlama sürecidir.
  2. UX, içinde UI’ı da barındırır. Söz konusu UX olduğu zaman en çok sorular sorulardan bir tanesi UX ile UI arasındaki farktır. Bu sorunun cevabına detaylıca yazımın ilerleyen bölümünde değineceğim; ancak öncesinde belirtmek istediğim önemli bir nokta var: Kullanıcı arayüzü olarak bilinen UI (User Interface), UX’in içerisinde yer alan bir alt bölümdür, ancak tabii ki UX ile UI birbirinin aynısı değildir. Kullanıcı deneyimi daha çok data analizi, kullanıcı tatmini, prototipleme ve site haritalama (site mapping) gibi teknik ve derin kavramların üzerinde yoğunlaşırken kullanıcı arayüzü aksiyon butonları, sayfa üzerinde kullanılan araçlar, içerik ve görsel tasarım gibi görselliği temsil eden konular üzerinde durur.

KULLANICI DENEYİMİ NEDEN ÖNEMLİ?

Kullanıcı deneyiminin öneminden bahsedecek olursak bu konuyu da üç ana maddede incelemek mümkün. Pek çok kişi, iyi bir kullanıcı deneyimini nasıl değerlendirmesi gerektiğinden maalesef bihaber; bu da en neticede ürünün eksik ya da yanlış yorumlanmasına ya da istenilen mesajın istenilen hedef kitleye ulaşamamasına sebep olabiliyor. Ürünün kullanılabilirliği söz konusu olduğunda dikkate alınması gereken üç temel faktör var:

*Kullanılabilirlik: Ürünün kullanılabilir olmasını olabildiğince kolaylaştırmak, etkileşim tasarımcılarının temel işi olarak karşımıza çıkıyor. İşin içinde ürünü öğrenmenin ve verimli bir şekilde kullanabilmenin kolaylığı yatıyor. “Kolay öğrenme” kavramı, kullanıcının ürün ile ilk sefer temasa geçtiği anda onu kolayca ve doğal bir şekilde kullanabilmesini ifade ediyor. Verimliliğin içeriğine ise kolay manipülasyon, basit adımlar, net bir navigasyonu ve yönlendirme sistemi yer alıyor. Bir görevi tamamlamak için kullanıcı kaç tıklama harcamak zorunda? İstediği alana sayfa üzerinde kaybolmadan ulaşabiliyor mu? Ne zaman nerede olduğunu ve o sayfaya hangi amaçla geldiğini bilebiliyor mu?

*Tatmin: Kullanıcının aldığı en büyük tatmin hissi, ürün tarafından ona verilen değerden gelir; başka bir deyişle performans ve görsellik de dahil olmak üzere ürünün her bir açıdan kullanıcıya biçtiği değer bütünü, verimlilik ve tatmin hissini de doğru oranda etkiler.

*Doğal UX: Her ne kadar bu kavram sadece etkileşimsel tasarım süreçlerinde ortaya çıksa da doğal ve organik kullanıcı deneyimi kavramları, bir nevi kullanıcının düşünce tarzını yansıtan nitelikte kavramlardır. Kullanıcının “Beni düşündürme,” dediği noktalarda ürünün “onun yerine doğal olarak düşünmesi” süreci, kullanıcı deneyimi planının ta kendisidir. Yani işin aslına bakarsanız kullanıcı deneyiminin psikoloji üzerinde de hatırı sayılır bit etkisi vardır.

UX İLE UI ARASINDAKİ FARK NEDİR?

Kullanıcı deneyimi (UX) ve kullanıcı arayüzü (UI) arasındaki farklara değinmeden önce tabii ki kullanıcı arayüzü konseptine yakından bakmakta fayda var. Kullanıcı arayüzü kavramı, UX kavramının bir tamamlayıcısı niteliğinde olup ürünün görüntüsünü, hissiyatını, sunumunu ve interaktifliğini ön planda tutan süreçler bütünü olarak tanımlanabilir. Multi-fonksiyonel ve zorlayıcı bir rol olan UI tasarımı, ürün deneyimini çekici, yönlendirici ve responsive bir tecrübeye dönüştürmeyi amaçlar.

UX ile UI arasındaki temel farka baktığımız zaman UX’in daha çok ürünün verimli ve etkin bir kullanımı olması için optimizasyon süreçleri üzerinde yoğunlaştığını söyleyebilirken, UI’ın sıklıkla ürünün görsel, fiziksel ve diğer tamamlayıcı unsurlarına odaklandığını belirtebilirim. Kullanıcı analitikleri, tasarım araştırmaları, markalaştırma ve grafik geliştirmeleri, kullanıcı rehberleri, inter-aktivite, animasyonlar ve farklı cihazlara adaptasyon süreçleri, kullanıcı arayüzü çerçevesinde değerlendirilen unsurlardan sadece birkaç tanesi. Söz konusu dijital pazarlama olduğu zaman şunu gözüm kapalı söylemem mümkün: UX ve UI kesinlikle birbirinden bağımsız ve ayrı düşünülemeyeceği gibi biri olmadan diğeri işleyemez niteliktedir. Her ikisi için de insan odaklılık en önemli stratejilerden bir tanesi olmakla birlikte bu odak çerçevesinde farklı alt dallara yöneldiklerini söylemek yanlış olmaz. Ünlü tasarımcı ve UX/UI uzmanı Helga Moreno‘nun şu çarpıcı sözleri ile UX ve UI’ın harmonisi ve önemi konusuna son noktayı koymak istiyorum: “Nasıl ki harika görünen ama kullanması zor olan bir ürün harika UI, berbat UX’in bir örneği ise kullanması kolay olan ancak kötü görünen bir ürün de harika UX, berbat UI’ın bir örneğidir.

UX’İN DİJİTAL PAZARLAMA & SEO’DAKİ ÖNEMİ

Kullanıcı deneyiminin başta SEO olmak üzere tüm dijital pazarlama kanalları için önemine değinmeden önce yine çarpıcı bir istatistikle konuya girmek istiyorum: Kullanıcıların yüzde 79’u, giriş yaptıkları sayfa beklentilerini karşılamadığı zaman başka bir sayfaya yönelmeyi tercih ediyor. Söz konusu organik trafik ve diğer dijital kanallar olduğu zaman UX’in ne kadar önemli olduğunu vurgulamaya sizce gerek var mı?

İster bir SEO uzmanı, ister bir dijital pazarlama uzmanı olun; söz konusu pazarlama stratejinizin bütünü olduğu zaman kullanıcı deneyimi onun ayrılmaz bir parçası haline geliyor. UX’in en kritik kısımlarından bir tanesinde kullanıcının kolayca bulabileceği ve erişebileceği parçalar bütünü sunmak yer alıyor. Bu da işletmeler için hedef kitlelerine daha kolay ulaşabilmek ve neticede trafiğe gelire dönüştürebilmek anlamına geliyor.

UX’in dijital pazarlama alanındaki bir diğer önemi de mobil dünyada ortaya çıkıyor. Yine çarpıcı bir istatistik paylaşayım: Dijital medya süresinin yüzde 65’ini mobil cihazlar kaplıyor, bu da mobil kullanıcı deneyiminin stratejinizin ayrılmaz bir parçası olması gerektiğinin en önemli göstergelerinden. Aynı şekilde mobil kullanıcıların yüzde 52’si, yani yarısından fazlası, kötü bir mobil kullanıcı deneyimi onları söz konusu marka ve ürün ile etkileşime girmekten soğutuyor. Başka bir deyişle kullanıcı deneyimi faaliyetlerinizden maksimum verimi almak ve trafiğinizi kara dönüştürmek için sadece genel UX çabalarınıza değil, mobil UX çabalarınıza da gereken özeni göstermeniz elzem.

KULLANICI DENEYİMİ NASIL YAPILIR?

Tabii ki kullanıcı deneyimi süreçlerini tek bir blog yazısında anlatmak ve kullanıcı deneyiminin nasıl yapıldığını adım adım açıklamak mümkün değil. Söz konusu doğru ve düzgün kullanıcı deneyimi uygulaması olduğu zaman ciddi bir deneyimden ve yılların tecrübesinden bahsediyoruz demektir. Ama yine de farklı kullanıcı deneyimi metot ve yöntemlerine de değinmek mümkün.

*Sezgisel tasarım: Bir ürün sistemi oluştururken ya da hedef kitlenize bir marka mesajı iletmeye çalışırken, sistem ne kadar karmaşık olursa, hedef kitlenizin alacağı tatmin ve memnuniyet de o kadar azalacaktır. Uygulamanın ya da sayfanın tasarımı, daha önce de bahsettiğim üzere çok büyük önem taşır. Bir e-ticaret sayfasının başarısı, pek çok farklı değişkene bağlı olsa bile ürün ve ürün ile ilgili bilgilere olan erişim, bu değişkenler arasındaki en önemlileri arasındadır. Kullanıcı sitenize geldiğinde rahatça gezinebiliyor, istediğini minimum tık ile bulabiliyor ve hem site, hem ürün, hem içerik ile aktif bir şekilde etkileşime girebiliyorsa sitenin UX’i başarılı demektir.

*Kullanıcı odaklı konseptler: Kullanıcı deneyimi tasarımı yaparken hedef kitlenin ve potansiyel müşterilerin davranışlarını gözlemlememek, yapılabilecek en büyük hatalardan bir tanesidir. Onları incelemeniz ve davranışlarına ait bir düzen çıkartmanız, ürüne erişim yöntemlerinde oluşabilecek sorunları tespit etmenizin önünü açacaktır. Bununla birlikte müşteriler için akıcı bir yapı ve ürün deneyimi sunmak, müşteriler ile daha fazla empati kurmanızı sağlayacak ve onlara verdiğiniz değeri gözler önüne serecektir. Uyguladığınız UX çalışmalarının başarısını ölçümlemek için A/B test ya da Hotjar (Hotjar Nedir?) gibi farklı teknik ve uygulamalardan yararlanabilirsiniz.

*Persona oluşturma: Herhangi bir UX tasarımı oluştururken hayali bir kullanıcı profili oluşturmak, genellikle testlerin başarılı olmasında en etkili yöntemlerden bir tanesidir. “Persona” olarak adlandırılan bu kullanıcı profilleri, markanın ortalama kullanıcı profilinin ihtiyaç ve taleplerini belirlemekle kalmaz, buna uygun bir tasarım oluşturulmasına da yardımcı olur. Her bir persona, kendine has tercih ve ihtiyaçlara sahip olduğu için ürün, sayfa ya da uygulama, farklı müşteri tiplerine hitap edebilme potansiyeline sahip olmaktadır.

Kullanıcı Deneyimine Sahip Çıkalım!

Kullanıcı deneyiminin en büyük artısına değinecek olursam, kesinlikle müşteri memnuniyetini maksimize etmek üzerine odaklanması olduğunu söylemem mümkün. Tatmin olmuş müşteri, markaya daha fazla bağlılık gösteren müşteri anlamına gelirken bu da tabii ki gelire ve kara dönüşen trafik ve kullanıcı anlamına geliyor. Yani hem organik hem de diğer kanallardan gelen trafiğinize artırmak ve işletmenizin gücünü katlamak için kullanıcı deneyimi faaliyetlerinize sahip çıkmanız şart!

 

Leave a comment

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir